Köşe Yazısı

TOPRAK AYAĞIMIZIN ALTINDAN KAYIYOR

Ayağımızın altındaki toprak, çok önemli ve değerli. Ondan yaratılmışız, ondan besleniyoruz, evimiz, yurdumuz, devletimiz onunla… Ev de, yurt da, devlet de onunla… Saraylarımız da, kabirlerimiz de onunla… Dönüşümüz de onunla…..

TOPRAK AYAĞIMIZIN ALTINDAN KAYIYOR

Ayağımızın altındaki toprak, çok önemli ve değerli. Ondan yaratılmışız, ondan besleniyoruz, evimiz, yurdumuz, devletimiz onunla… Ev de, yurt da, devlet de onunla… Saraylarımız da, kabirlerimiz de onunla… Dönüşümüz de onunla… Yeniden dirilişimiz de… Dünya ile ahiret arasındaki perde de o… Bizde de değerli mi? Toprak, ana demek, vatan demek… Anadolu…Toprak da insan için olmasına rağmen, toprak için nice canlara, yıkımlara mal olan savaşlar olur…Toprak, kendisi için ölüm göze alındığında ise vatan olur.

Siyonizm, “Arz-ı Mev’ud” projesi için; işgal, şiddet, savaş yöntemleri yanında toprak satın alarak da hedefine ulaşmak çabasında… Ve ülkemizin önemli bir bölümü de bu harita içindedir. (Nil ile Fırat arasındaki coğrafya) Bu ise bizim yabancılara toprak satışında ne kadar hassas olmamız gerektiğini gösteriyor. 1948’den beri İsrail’den başka sınırları genişleyen başka bir ülke var mı? Küçülen, parçalanan ülke ise çok?! İnsanlık ve İslam düşmanı Siyonizm’i, Hıristiyan Batılılar bizim başımıza bela olarak koydular.

“Şehit kanlarıyla alınan topraklar, parayla satılmaz.” (Abdülhamid Han) “Toprak, ayağımızın altından kayıyor.” (Erbakan).“Kudüs, coğrafi bir mesele değil, imanî bir meseledir.” (Erbakan) Şeyh Ahmed Yasin: “2027 yılında İsrail diye bir devlet olmayacak.” “Ahir zamanda Müslümanlarla Yahudiler savaşacak ve Yahudiler, hezimete uğratılacak…” (s.a.s). İsrail’i, 1948’de ilk tanıyan ülkelerdeniz?! “11 aylık Millî Görüş iktidarında İsrail, Gazze’ye bir tek mermi atmaya cesaret edemedi.” (İsmail Heniyye)

Yahudi araştırmacı Prof. Uriel Heyd: “Yahudiler 20. asrın ilk yarısında iki tane devlet kurdular: Türkiye ve İsrail.”(?!)İsrail devleti kurulduğunda ilk CB Chaim Weizman: “Biz Yahudiler, 20. yüzyılda Ortadoğu’da “yıkılmaz” denen devleti yıkarak iki tane devlet kurduk. Onlara öyle bir sistem inşa ettik ki; Türkler, bize Filistin’i vermeyen Abdülhamid’e en az 200 sene daha söverler.” İlginçtir ki, hem 2. Abdülhamid Han’ı hem de Erbakan’ı etkisizleştiren Siyonistler olmuştur.

Bir Siyonist yetkili 1997’de tamamlanması öngörülen proje için “Erbakan, bizim projemizi yirmi yıl geciktirdi.”24 Şubat 2006 tarihli Millî Gazete’nin haberine göre; Kilis, Mardin, Gaziantep, Adana, Hatay’da en çok toprak alanlar Suriyeliler… Onların içinde de İsrailliler var. Vaat edilen topraklar (Arz-ı Mev’ud) kapsamında GAP bölgesinde 450.000 dekar arazi almışlardır. Bunu, Türkler üzerinden alınmış göstererek gerçekleştiriyorlar. İsrail’in bir başka toprak alma yöntemi de “zilyedlik”tir. Yirmi yıllık zamanaşımı ile tapu sicilinde sahibi belli olmayan arazilerin sahibi olabilme yöntemi…

Kars’ın Digor başta olmak üzere bazı ilçelerinin sınır köylerine gelen ABD’li ve İsrailli yabancılar, tek imza karşılığı tarla sahibi olan köylülere 3 ila 7 milyar civarında para vererek tarlayı mutlaka her yıl ekip biçmeleri tavsiyesinde bulunuyor. 3.000 köylü bu yolla çalışıyor. Bu işi yapmaktan çekinen köylüler, avukatlara danışarak şu gerçeğe ulaşıyorlar. Bazı evlerin tapuları, ruhsatları yok. Tarlaların da tapusu yok. Sözleşmelerde, toprakların yabancılara ait olduğu, köylülerin ise işçi olarak çalıştığı varsayılıyor. Yani yirmi yıl içinde “Bu mülk maliksizdi. Bizim işçimiz aralıksız, davasız yani nizasız ve fasılasız burayı ekip biçti” diyecek ve tapu tescil davası açarak, mülkiyeti iktisap edebilecekler.”Vatandaşlık ile topraklar ele geçiriliyor. Parayla hem vatandaşlık hem de toprak satılıyor.

2005’te Maliye Bakanı, “Türkiye’nin ufku geniş; kimsenin toprağı sırtına alıp götüreceği yok” demişti.(Yahudiler de Filistin’de aldıkları toprakları sırtına alıp götürmediler,ama durum meydanda.) 2003 yılından itibaren Köy Kanunu’nun 87. maddesi kaldırılmış, hatta Büyük Şehir Yasası ile köy tüzel kişiliği iptal edilmiş, Tapu Kanunu değiştirilmiş, Mera Kanunu görmezden gelinmiştir.Köy Kanunu/Madde 87-(Mülga, 3/7/2003-4916/38 Md.)“Türkiye Cumhuriyeti tabiiyetinde bulunmayan gerçek şahıslar, gerçek şahıs hükmünde olan cemiyet ve şirketlerin (eşhası hususiye ve hükmiye) köylerde arazi ve emlak almaları memnudur.”(Bahattin ELÇİ. Milli Gazete.12.10.2023)

 

YORUMLAR (İLK YORUMU SİZ YAZIN)

ÜYE GİRİŞİ

KAYIT OL