41 işçinin hayatını kaybettiği maden faciasının nedenleri araştırılmaya başlandı. İlk değerlendirmeler patlamanın nedenini grizu olarak gösteriyor. Grizu, renksiz, kokusuz, tatsız ve zehirli olmayan metan. Ancak yeraltı maden işletmeleri için yüksek..
41 işçinin hayatını kaybettiği maden faciasının nedenleri araştırılmaya başlandı. İlk değerlendirmeler patlamanın nedenini grizu olarak gösteriyor.
Grizu, renksiz, kokusuz, tatsız ve zehirli olmayan metan. Ancak yeraltı maden işletmeleri için yüksek tehlike içeren patlayıcı bir gazdır. Diğer bir ifadeyle metan-hava karışımı olarak da isimlendiriliyor. Grizu patlamasının gerçekleşebilmesi için yeraltı maden havasında yüzde 4 -15 metan bulunması gerekiyor. Yasalar doğrultusunda, metan’in havada bulunma oranı, hacimce %1’dir. Eğer bu seviyeye ulaşırsa acilen önlem alınması gerekiyor. Yüzde 1 üzerine çıkarsa bu karışım, maden ocağı acilen boşaltılmalıdır. Yaşanan facia bir kez daha maden ocaklarındaki güvenlik ve tedbir konusundaki ihmalleri akıllara getirdi.
2019 Sayıştay TTK (Türkiye Taşkömürü Kurumu) denetim raporunda Amasra Müessese Müdürlüğü’ne bağlı madende patlamanın yaşandığı derinlikte ani gaz degajı ve grizu patlama riskinin arttığı konusunda uyarı yapıldığı ortaya çıktı. Ancak TTK raporu, dezenformasyon olduğunu belirterek yalanladı. Kimilerine göre ihmal demek için erken olduğu düşünülse de tedbir ve önlemler konusunda eksik kalındığını düşünüyorum. Yaşanılan faciaların engellenebilmesi adına neler yapılabilir?
Denetimlerin daha sık olması, denetim sonucu hazırlanan raporlarında ayrıca denetiminin gerçekleştirilmesi, denetimlere uyulmaması durumunda yaptırımların caydırıcı olması ve çalışanlara eğitim verilmesi gerektiğini düşünüyorum. Bu konuda her ne kadar fikir ve öneriler ortaya konulsa da gelecekte yaşanabilecek bu ve benzeri olaylar ne yazık ki engellenemiyor.
YORUMLAR (İLK YORUMU SİZ YAZIN)