Güncel Sağlık

SES’ten Sağlık Bakanlığı Ek Ödeme Yönetmeliği’ne Tepki

Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES), Sağlık Bakanlığı Ek Ödeme Yönetmeliği ile ilgili “Hekimlerin gelirlerindeki artışın ürettikleri hizmetin miktarına bağlanmış olması temel insani ücretlendirme politikasına da aykırıdır” diyerek tepki gösterdi.

SES’ten Sağlık Bakanlığı Ek Ödeme Yönetmeliği’ne Tepki

Resmi Gazete’de yayınlanan Sağlık Bakanlığı Ek Ödeme Yönetmeliği’ne ilişkin SES Temsilcilik Eş Başkanı Gökhan TOPAL şu açıklamalarda bulundu; “Özel hastane patronu olan Sağlık Bakanımız tarafından öve öve anlatılan “Sağlık Bakanlığı Ek ödeme Yönetmeliği” geçtiğimiz Cuma günü resmi gazetede yayınlanarak yürürlüğe girdi.

Yönetmelik, birkaç bürokratın inisiyatifiyle yüz binlerce sağlık emekçisi ve aileleri adına tek taraflı olarak ve antidemokratik bir yöntemle hazırlanmıştır. Sağlık emekçilerinin görüşleri her düzenlemede olduğu gibi yine dikkate alınmamıştır.

Bir kez daha belirtmek isteriz ki yoksulluk sınırının üzerinden belirlenecek temel ücret ve bu ücretin üzerinde yapılan işin niteliğine göre ücretlendirme yapılarak tüm ücretlerin emekliliğe yansıyacak biçimde hayata geçmesini savunmaya devam edeceğiz.

Yıllardır performans, döner sermaye, ek ödeme gibi yöntemlerin kaldırılarak, emekliliğe yansıyacak yoksulluk sınırı üzerinde temel ücretin belirlenmesi için mücadele ediyoruz. Tüm emekçiler için yoksulluk sınırı temel ücret için esas alınarak yapılan işin niteliği, eğitim durumu, iş riski, çalışma yılı gibi kriterler ile giydirilmiş ücret skalasının belirlenmesi temel talebimizdir. Bu talep etrafında uzun yıllardır verdiğimiz mücadele son dönemlerde işkolunda örgütlü çok sayıda emek ve meslek örgütünün de desteği ile üst seviyeye çıkmıştır. Bu mücadele karşısında kısmi de olsa düzenleme yapmak zorunda kalan iktidar ve Sağlık Bakanlığı kimseyi memnun etmeyen ve geleceğe dair güvence oluşturmayan  yöntemlerle ücretlerimiz üzerinde oynamaya devam etmektedir.

Bu yönetmelikte ASM’ler, üniversite hastaneleri ve diğer kurumlarda çalışan sağlık emekçileri içinde bir düzenleme yoktur. YÖK tarafından yeni yönetmelik yayınlanmaz ise eski yönetmelik üzerinden ödemelere devam edilecektir. Buda kısmi de olsa yaşanan bazı ücret artışlarından yararlanmama anlamına gelmektedir. Üniversite hastanelerinde çalışan tüm sağlık emekçileri genelge dışında bırakılarak adeta buralarda çalışanlara ceza kesilmiştir.

Aile ve Sosyal hizmetler bakanlığı başta olmak üzere diğer kurumlarda çalışan sağlık emekçileri içinde düzenlemeler yapılmalıdır.

Bu yönetmelik ile ödemeler üç başlık altında toplanmış, bu ek ödemeler emekliliğe yansıtılmadığı gibi taban ve teşvik ek ödemelerinden gelir vergisi kesilmektedir.

Covid-19 pandemisi koruyucu sağlık hizmetlerinin önemini bir kere daha göstermiştir. Bu nedenle koruyucu sağlık hizmetlerinde çalışanlar ile tedavi edici sağlık hizmetlerinde çalışanlar arasında ek ödeme adaletsizliği yapılmamalıdır. Örneğin Halk Sağlığı uzmanı ile genel cerrah arasında ya da ameliyathane hemşiresi ile koruyucu hizmetlerde çalışan hemşirenin ek ödemeleri adaletli olmalıdır.

Yönetmelikte herhangi bir disiplin soruşturmasında uyarı, kınama, kademe durdurma, aylıktan kesme gibi ceza alanların ek ödemelerinin kesileceği yazılmaktadır. Zaten 657 sayılı Kanuna göre ceza alan birinin 2. kez cezalandırılması anlamına gelmektedir. Daha önce de benzer şekilde yönetmeliklere giren bu madde yargı kararları ile çıkartılmıştı. Kanunen yasak olan ikili cezalandırma bu yönetmelikte yeniden neden yer almıştır?

Bu yönetmelikte teknik, idari ve yardımcı hizmetler sınıfında çalışanların gelirlerinin yüzde 2-3 ü kadar ek ödeme alması sağlanmaktadır. Bu kadar ballandıra ballandıra beklenti yaratıldıktan sonra ortaya çıkan sonuca baktığımızda tek kelime ile “lütuf ve sadakadır” diyoruz. Yine hemşire ve SHS sınıfı için ek ödemenin gelirlerine oranı en fazla yüzde 6-7 lik bir artış olacaktır. Hekimler açısından da performans almayanlar için kısmi bir artış olsa da, performans alanlar için gözle görülür bir değişiklik yaratmayacaktır. Hekimlerin de gelirlerindeki artışın ürettikleri hizmetin miktarına bağlanmış olması temel insani ücretlendirme politikasına da aykırıdır. Elbette sendika olarak başta da söylediğimiz gibi bizler her türlü performans, ek ödeme ve TEŞVİK uygulamalarına karşıyız.

Yönetmeliğin Şua ve sendikal izinleri düzenleyen maddesi eksiktir. Bu yüzden genel merkezimizce dava açılacaktır.

Yönetmelikte Geçici görevli personele gittiği yerden ek ödeme verilecektir denmektedir. Genel merkezimizce buna da dava açılacaktır çünkü son TİS e göre ek ödemesi yüksek olan tesisten alınır denmektedir.

Yönetmeliğin disiplin cezası alanların ek ödemesi kesilir maddesine 657 sayılı yasada da yazdığı üzere bir fiile iki ceza olamayacağı için dava açılacaktır.

Yönetmelikte gelir vergisi matrahı kısmına dava açılacaktır. Nedeni ise uzman hekimler ve diğer sağlık emekçileri diğer kamu emekçilerine göre vergi dilimine erken geçmekte ve daha fazla vergi vermektedir ve ayrıca emekliliğe de yansımadığından örnek mahiyetinde yine dava edilecektir.

Diğer madde ve uygulamalar içinde yönetmeliğin uygulama yönergesine bağlı olarak incelemeler yapılarak ona göre karar verilecektir.

Sağlık tüm belirleyicileri ile bir bütündür. Bu bütünün içinde yer alan koruyucu, tedavi edici ve rehabilite edici hizmetlerin hepsi sağlık hizmetlerinin parçalarıdır. Hizmetler ve bu hizmetleri yürüten sağlık emekçileri arasında kıyaslama, derecelendirme yapmak ciddi bir sağlık tehdididir.

SES olarak döner sermaye ve ek ödenmeye dayalı ödeme sistemi yerine tek kalemde emekliliğe yansıyacak, insanca yaşamamıza yetecek, yoksulluk sınırı üzerinde maaş istiyoruz.

Çalışırken ve emeklilikte insanca yaşamaya yetecek temel ücret talebimiz gerçekleşinceye kadar mücadeleye devam edeceğiz.”

 

 

 

 

 

 

YORUMLAR (İLK YORUMU SİZ YAZIN)

ÜYE GİRİŞİ

KAYIT OL