Köşe Yazısı

FİKİR DÜŞMANI OTORİTE YAPCILARINA!

BioNTech şirketi koronavirüs aşısının yan etkileri yüzünden yarın Almanya’da hakim karşısına çıkıyor. Kaynak: Financial Times Bu aşılar için acele etmeyelim, sağlık tekelci piyasada dediğimiz zaman, bize: “Sen doktor musun, nerden..

FİKİR DÜŞMANI OTORİTE YAPCILARINA!

BioNTech şirketi koronavirüs aşısının yan etkileri yüzünden yarın Almanya’da hakim karşısına çıkıyor.

Kaynak: Financial Times

Bu aşılar için acele etmeyelim, sağlık tekelci piyasada dediğimiz zaman, bize: “Sen doktor musun, nerden biliyorsun” diyen sözde gazeteci, kadrolu otorite yağcısı, Google aydını acaba hiç utanacak mı?

Ata tohumlarına sahip çakalım dediğimizde de “sen hükümeti suçluyorsun” diyen her şeyi bilen ama bilmediğini bilmeyen zavallı hiç utanacak mı?

Bu toplum ne çektiyse, bu bilmediğini bilmeyen zavallılardan çekti.

Aynı kafa bu ekonomik gidişat iyi değil dediğimizde de sırf otoriteyi yalamak için sen devlet düşmanısın diye bizi suçlamıştı.

Hem de hükümet ile devlet ayrımını bilmeden…

Finalde ne oldu?

Cumhurbaşkanının dolaylı “hırsızlıkla” suçladığı biri hazinenin başına geçti.

Kime rağmen?

Devlete rağmen.

Kim istedi bu adamın hazinenin başına geçmesini?

Geldiği ülkenin idare heyeti.

Hem de rica minnet getirdiler.

Tıpkı Kemal Derviş gibi.

Peki ya Merkez Bankası’nın başına geçen Hanımefendi?

Çok efendi hazretleri var ama bu efendi hazretleri banka başında.

Sizce tuhaf değil mi?

İlk kez 2001 yılında manşetlerde duyuldu adı!

Daha öğrenciyken.

Hafize, yani hıfz eden koruyan.

Batıdan geldi bizi kurtaracak öyle mi?

Ah benim milletim!

Ah benim milletim.!

Ah benim milletim.!

Yıl 2003:

Milliyetçi Hareket Partisi genel başkan yardımcısına bizzat şöyle bir soru sormuştum.

Ülkemizde o kadar ekonomist varken, Kemal Derviş’i kurtarıcı gibi bu ülkeye getirmekten hiç utanmadınız mı?

Gençliğin ne diye cesaret mi, yoksa cahil cesareti mi bilmem adını siz koyum!

Bana demişti ki…

Ülkemizin 10 milyar $ sıcak paraya ihtiyacı vardı ve memur maaşını veremeyecek durumdaydık.

O gün 10 milyar $’ın senin olsaydı sen gelir maliyenin başına oturdun.

Bu ne demek biliyor musunuz?

Ülke ekonomik olarak ele geçmiştir ve onlar ne söylese biz yapacaktık!

…ve Kemal Derviş kurtarıcı gibi bu ülkeye geldi.

Kendi patronlarını kurtardı.

Kâr eden bütün KİT’leri yok pahasına başkasına sattırdı ve yeni gelen hükümet de (AKP) Kemal dervişin politikalarını uygulamaya devam etti.

Şimdi ne olacak?

Sıtmayı gören toplum ölüme razı olacak.

Bu ahval, ölümü görüp sıtmaya razı olmak gibi değil.

Geçer mi bilmem ama geçmiş olsun!

Ha bu arada ülkeyi çok uluslu şirketlere teslim eden Turgut Özal’ın da akrabası olduğunu öğrendim.

Efendiler:

Bu ülke 1923 yılında tam bağımsız bir ülke olarak kuruldu, tâ 1950’ye kadar.

1950’den sonra ne oldu?

“Komünizm tehlikesi” ayağına Köy Enstitüleri kapatılıp ülke üretmeden tüketen bir toplum haline getirildi!

İşte bu nedenle 1923’te 1 TL verip 2 Amerikan dolar alıyorken,  şimdi 30 TL verip 1 US$ alıyorsunuz.

Neden?

Çünkü üretmiyor, üretemiyor ve tüketiyoruz.

En önemlisi zavallı beyinlerin yüzünden fikir üretemiyoruz.

Bizi ya dinle, ya da devletle vurmaya çalışıyorlar.

Doğru yolda olana selam olsun!

YORUMLAR (İLK YORUMU SİZ YAZIN)

ÜYE GİRİŞİ

KAYIT OL