Güncel Yerel

“Denizlerimizde Bizi Bekleyen Tehlike”

İYİ Parti Bulancak İlçe Sekreteri Kemal KIZILCI, denizlerdeki müsilaj tehlikesini ve yok olma tehdidiyle karşı karşıya olan balık popülasyonu nedeniyle balıkçılık mesleğinin ekonomik zorluklarına değindi.

“Denizlerimizde Bizi Bekleyen Tehlike”

Türkiye’deki bilinçsiz avlanma koşullarından da bahseden Parti Sekreteri Kızılcı; “Günümüzde her şey uçtu gitti. Hayat pahalılığı insanlarımızın canına ot tıkadığı gibi, geçimini balıkçılık yaparak sağlayan insanlarımız da bu süreçten son derece olumsuz etkilenmiştir.

Bilindiği üzere ülkemiz dünyanın hiçbir coğrafyasında olmayan üç tarafı denizlerle çevrili kıyısı bulunan ender ülkelerden biridir. Son zamanlarda denizlerimizde meydana gelen ve özellikle Marmara denizinde görülen deniz kirliliği akabinde oluşan müsilaj her geçen gün geçimini deniz ürünleri avcılığı ile sağlayan balıkçılarımızı tehdit etmektedir. Giresun İlimiz ve ilçelerimizde de geçimini deniz-balık avcılığı ile iştigal eden balıkçılarımızın,  her geçen gün yok olma tehlikesiyle karşı karşıya olan balık türlerindeki azalmalar şehrimiz ve ülkemiz ekonomisine büyük kayıplar vermektedir. Denizlerimizde yok olma tehlikesiyle karşı karşıya olan balık popülasyonundaki azalmaların kaynağı başta akarsu, göl, nehir ve denizlerimize deşarj edilen kimyasal sanayi atıkları olmak üzere bilinçsiz avcılığında etken olduğu görülmektedir.

Akdeniz, Ege ve Karadeniz’e kıyısı bulunan diğer ülkeler de aynı durumda mı? Hayır diğer ülkelerde uygulanan yasal düzenlemelerle yapılan sınırlamalar vardır. Mesela 40 metre altında avlanılamaz, nedeni denizin 40 metreye kadar olan derinliğine güneş ışığı ulaşıyor, “porsidonia” tabir edilen deniz çayırları fotosentez yaparak balıklar bu deniz çayırında hem besleniyor hem üremesi sağlanıyor.

Türkiye’nin Avrupa Birliği müzakerelerinde “Balıkçılık Faslı” 2006 yılında açılmış olmasına rağmen halen bir ilerleme sağlanamamıştır. Avrupa Birliği’ne üye olmasak dahi denizlerimizde uygulamamız gereken kanun ve yönetmenliklerin bir an önce çıkartılarak balık popülasyonunun korunması sağlanmalıdır. Avrupa da kişi başı 26 Kg olan balık tüketimini, ülke insanımızın da kişi başı 7 Kg olan balık tüketimini artırarak, İskandinav ülkelerinden olan Norveç gibi 150 ülkeye ihracat yapan ülke olabiliriz. Bununda İlimiz ve İlçemizde Ticari Balıkçılık işi ile iştigal eden tüm balıkçılarımıza ekonomik katkı sağlayacağı görülmektedir. Yöre insanımızdan geçimini balıkçılık yaparak sağlayan çok ailelerimiz vardır. Bu geçinen insanlarımıza engel teşkil eden bütün olumsuz faktörler ortadan kaldırılmalıdır. Denizlerimizde koruyucu ve verim artırıcı önlemleri alarak hayata geçirip gereği yapılmalıdır.

Dünyanın gelişmiş ülkelerinde olduğu gibi, ülkemizde de balıkçılarımız Tarım ve Orman Bakanlığı’na bağlı değil, mutlaka denizcilikten sorumlu veya balıkçılıktan sorumlu bakanlık kurulmalıdır.” dedi.

YORUMLAR (İLK YORUMU SİZ YAZIN)

ÜYE GİRİŞİ

KAYIT OL