BİRLİĞİNE SAHİP ÇIK

Devlet fındık için taban fiyat açıklamış olmasına rağmen serbest piyasada fındığın fiyatı çok aşağılarda geziniyor. Bunun en önemli nedeni, üreticinin fındığını vereceği yetkili kurum olarak belirlenen TMO’nun bu konuda gerekli donanıma ve elemana sahip olamaması olarak görünüyor. Buna bir de TMO’nun fındık alım noktalarının yetersizliği eklenince işin boyutu daha da önemli hale geliyor.
Üreticiler arasında konuşulan en önemli konu ise bu durumun muktedirler tarafından bilinçli olarak yaratıldığı şeklinde. Yani birilerinin, İtalyan çikolata ürünleri şirketi Ferrero’nun fındık piyasasında tek güç olarak kalmasının istenmesi olarak değerlendiriliyor. Oysa o muktedir güç, pekala üreticilerin birliği olan Fiskobirlik’in arkasında durarak üreticinin emeğinin karşılığını almasını sağlayabilirdi. Ama onlar bunun yerine piyasayı adeta Ferrero’ya terk ettiler. Fiskobirlik’in birçok deposunun kapısındaki kilitler çürüdü… Üretici, fındığını biraz daha bekletip birkaç lira fazlasına satabilmek uğruna ürününü tüccara, emanete bırakmak zorunda kalıyor. Depoya dökülen fındığın artmasını beklemek hiç de mantıklı gibi görünmüyor. Kim deposundaki emanet fındığın fiyatını artırmak ister ki!..
Konuyla ilgili olarak Giresun Ziraat Odası Başkanı Nurittin Karan, üreticilerden emanete fındık bırakmamalarını istedi. Başkan Karan, fındık fiyatında istikrarın sağlanması ve arz-talep faktörünün sağlıklı bir şekilde işlemesi adına üreticilerin kesinlikle ve kesinlikle bu sezon emanete fındık bırakmaması gerektiğini, ürününü bekletmeye yeri bulunmayan üreticilerin ise devlet tarafından desteklenen lisanslı depoyu tercih etmelerini istedi. Karan yaptığı açıklamada, emanete bırakılan bir kilogram fındığın üreticiye hiçbir zaman fayda sağlamadığını, stokçu ve fındık baronlarının ekmeğine yağ sürdüğünü kaydetti. İllaki emanete bırakmak ve bekletmek istiyorsanız, Giresun Ticaret Borsası bünyesinde bulunan lisanslı depoya bırakın. Devlet garantisinde olan lisanslı deponun kira bedelinin bir kısmı da yine devlet tarafından karşılanmaktadır, değerlendirmesinde bulundu.
Başkan Karan’ın uyarılarına elbette katılıyoruz ama bana göre sorunun kesin çözümü bu olmamalıdır. Üreticilerin gerek borçları gerekse de artan enflasyon karşısında fındığını bekletmesinin ne denli riskli olduğu ortadayken makul çözüm bu olmamalı. Yetkililer, üreticinin çaresizliğinden faydalanmak yerine onun emeğini koruyan önlemler almalıdır. Yani işin ehli olan Fiskobirlik aktif olarak sahaya inmeli, var olan depolarıyla üreticinin ayağına gidip fındığını almalıdır. Bu konuda üretici de gerekli çabayı göstermelidir.
Fiskobirlik konusunda ortada bir yanlış olduğunu düşünenler varsa onlara da bir şeyi hatırlatmak isterim; Kimse ve hiçbir kurum yasaların üstünde değildir. Yanlışlar kurumları yok ederek ortadan kaldırılmaz, yasalarla düzeltilir. Kurumları cezalandırmanın onun paydaşlarını da cezalandırmak anlamına geldiği unutulmamalı.
Ülkedeki tüm üreticiler birliklerine sahip çıkarak meydanı sermayeye bırakmamalılar. Unutmayın en güçlü gibi görünen sermayeler bile üretenin emeğinden üstün değildir. Unutmayın ki güç her zaman üretendedir…