“TARIM DESTEK PAYI YÜZDE 1 YASASINA RAĞMEN YİNE BİNDE 2’DE SABİT KALDI”

Emek Partisi (EMEP) Giresun İl Temsilcisi Halit KESKİN, 2026 yılı bütçesinde tarıma ayrılan destek payının, yasada belirtilen “Gayri Safi Yurtiçi Hasıla’nın (GSYH) yüzde 1’inden az olamaz” kuralının hiçe sayıldığını ileri sürdü.

KESKİN, yaptığı açıklamada, “Her yıl aynı nakaratı dinliyoruz,” diyerek tepki gösterdi. Tarım desteklerine ayrılan payın yıllardır GSYH’nın sadece yüzde 0,2’sinde (binde 2’de) sabitlendiğini belirtti.

“KENDİ ÇIKARDIKLARI YASAYA UYMUYORLAR”

Milletvekili KESKİN, eleştirisinde 2006 yılında çıkarılan tarım kanununa dikkat çekti. Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz’ın 2026 yılı GSYH beklentisinin 77 trilyon lira olduğunu hatırlatan KESKİN, kanuna göre tarım desteklerinin 770 milyar lira olması gerektiğini söyledi. KESKİN, Meclis’e sunulan 2026 bütçesinde tarım desteklerine ayrılan 168 milyar liranın ise GSYH’nın sadece yüzde 0,2’sine denk geldiğini belirterek tepki gösterdi.

“ALGI OPERASYONU VAR” İDDİASI

Desteğin yüksek olduğu yönünde algı yaratılmak istendiğini savunan KESKİN, bütçeden tarıma ayrılan 888.2 milyar lira kaynak ifadesini eleştirdi. KESKİN, bu rakamın içine borç olarak verilecek kredilerin, KİT’lere dağıtılacak paraların, vergi harcamalarının ve ihracat desteklerinin eklenerek “tarıma ayrılan kaynak” olarak sunulduğunu iddia etti. Gerçekte tarım desteklerine ayrılan payın 168 milyar lira olduğunu vurguladı.

“KÖYLÜYE CİMRİLER, FAİZE CÖMERT”

KESKİN, 2025 yılındaki 135 milyar lira olan tarım desteklerinin 2026’da yüzde 24.44 artarak 168 milyar liraya çıkarılmasının, kamu işçisine yapılan zam oranıyla aynı olduğunu ifade etti. KESKİN, “İtibardan tasarruf etmeyen saray rejimi faiz ödemelerine cömert fakat söz konusu tarım ve üretici köylülük olunca cimri oluyor,” dedi ve 2026’da faiz ödemelerine 2.7 trilyon lira ayrıldığını hatırlattı.

Ayrıca KESKİN, desteğin yerinde sayarken tarım girdi fiyatlarındaki artışın (Üre gübresinde yüzde 75, DAP gübresinde yüzde 51 artış) ürün fiyatlarını geride bıraktığını söyledi. Üretici köylülerin ürünlerini maliyetine ya da maliyetin altında satmak zorunda kaldığını belirterek, hükümetin ülke tarımını destekliyor gibi yapmaya devam ettiğini savundu.