EMEP’ten Hükümetin Bütçesine Sert Tepki: “Yıkım Bütçesini Kabul Etmiyoruz!”

Emek Partisi (EMEP) Giresun İl Temsilcisi Halit KESKİN, TBMM’ye sunulan 2026 yılı bütçe taslağının işçileri, emekçileri ve üretici köylüleri daha da yoksullaştıracağını savundu. KESKİN, faiz ve Saray harcamalarına ayrılan yüksek paylara dikkat çekerek, bütçenin halk lehine olabilmesi için “ortak mücadele” çağrısı yaptı.

Emek Partisi Giresun İl Temsilcisi Halit KESKİN, yaptığı yazılı açıklamada hükümetin hazırladığı 2026 yılı bütçesini ağır sözlerle eleştirdi. KESKİN, bütçenin IMF direktifleriyle uyumuna dikkat çekerken, AKP iktidarının 2026’da sermayeden alması gereken 3.6 trilyon liralık vergiyi istisna kapsamında tahsil etmeyeceğini iddia etti.

Vergi Yükü Çalışana, Kazanç Şirkete

KESKİN, bütçe taslağındaki vergi dağılımının adaletsizliğine odaklandı:

Gelir Vergisinde Rekor Artış: 2026’da gelir vergisi tahakkukunun bir önceki yıla göre %65.4 gibi rekor bir seviyede artması bekleniyor. KESKİN, bu durumun ücretli emek ve diğer gelir sahipleri üzerindeki vergi yükünün artacağına işaret ettiğini belirtti.

Şirket Vergisi Düşük Kaldı: Buna karşılık, şirketlerin ödediği kurumlar vergisi gelirlerinin sadece %1.94 büyümesinin beklendiğini vurguladı. KESKİN, bu oranın gelir vergisindeki sıçramanın çok gerisinde kaldığını kaydetti.

Saraya ve Faize Dev Bütçe Payları

Halit KESKİN, bütçenin önceliklerini eleştirirken faiz ve Cumhurbaşkanlığı harcamalarına ayrılan paylara da dikkat çekti:

Saray Harcaması: Cumhurbaşkanlığı’nın 2026 bütçesinin 23.6 milyar TL olduğunu, yani günde 64.7 milyon TL harcanacağını ifade etti.

Faiz Ödemesi: 2026 yılı bütçesinde faiz ödemelerine ayrılan tutar 2 trilyon 742 milyar TL oldu. Bu tutar, toplam vergi gelirlerinin %17.5’ine tekabül ediyor.

Diyanet Yine Önde: Diyanet İşleri Başkanlığı’na ayrılan 174.3 milyar TL bütçenin, İçişleri, Dışişleri, Enerji ve Tabii Kaynaklar, Kültür ve Turizm ile Ticaret gibi 5 bakanlığı geride bıraktığını belirtti.

Çağrı: “Haklarımız İçin Ortak Mücadele Şart”

KESKİN, bütçede tarıma, eğitime ve sağlığa ayrılan payın da yetersiz olduğuna dikkat çekerek, taslağın halka yoksulluk, sermayeye ise teşvik sunduğunu savundu.

Açıklamasını, “Bütçe ve asgari ücret ülkemizin en kapsamlı ve büyük toplu sözleşmesidir. Bu nedenle sendikalar, partiler kısaca emek ve demokrasi güçleri halk için bütçe, insanca yaşanabilir asgari ücret için ortak mücadeleyi vermelidir,” çağrısıyla sonlandırdı