Güncel Köşe Yazısı

Camiler ve Din Görevlileri Haftası…

Diyanet İşleri Başkanlığının rehberliğinde her yıl 1-7 Ekim tarihleri arası “Camiler ve Din Görevlileri Haftası” olarak kutlanıyor…2025 yılı Camiler ve Din Görevlileri Haftası’nın ana teması: “Peygamberimiz, Cami ve Namaz” *..

Camiler ve Din Görevlileri Haftası…

Diyanet İşleri Başkanlığının rehberliğinde her yıl 1-7 Ekim tarihleri arası “Camiler ve Din Görevlileri Haftası” olarak kutlanıyor…2025 yılı Camiler ve Din Görevlileri Haftası’nın ana teması: “Peygamberimiz, Cami ve Namaz”
*
“Camiler ve Din Görevlileri Haftası” ismi; “Camiler, Din Görevlileri ve Cemaat Haftası” olarak değiştirilmeli.. Hatta “Din Görevlileri” yerine de “Din Gönüllüleri” ifadesi kullanılmalı…
*
Camiler haftası münasebetiyle cami cemaati ve (dinî gün ve geceler takvimi olan) Hicrî Takvim gündeme gelmelidir.
Cami cemaatinin gündeme gelmesi demek; cemaatin camiyle ve cami görevlileriyle münasebetinin gündeme gelmesi demektir…
*
Din gönüllülerinin performansı, camilerin müdavimi cemaatten sorulmalı!..Böyle bir çalışma, cami görevlilerinin cemaatle diyalogunu geliştirecektir. Nasıl ki, devamlı müşterisinin ismini bilmeyen bir esnaf.. Daimi hastalarının ismini bilmeyen, ona ismiyle hatip etmeyen bir doktor.. Mükellef ve müvekkilinin ismini bilmeyen ve onlara isimleriyle hitap etmeyen bir mali müşavir ve avukat düşünülemiyorsa; değil sair vakitlerde, özellikle Sabah ve Yatsı namazlarının müdavimi cemaatini tanımayan, onlara isimleriyle hitap edemeyen cami görevlileri de düşünülmemeli!..Acaba gerçek böyle mi?.. Özellikle Sabah ve Yatsı namazlarının müdavimi cemaatiyle tanışan, onlara ismiyle hitap edebilen acaba kaç din gönüllüsü vardır?..

Dinî gün ve geceler takvimi olan Hicrî Takvim; biz Müslümanlara unutturulan bir takvim. Hicrî aylar sadece Recep, Şaban, Ramazan ve Muharrem aylarında hatırlanmamalı.Mesela hutbe ve vaazlara başlarken “bugün günlerden Perşembe, Ekim’in 2’si, Rebîülâhir’in 10’u…”gibi bir mukaddime alışkanlığının kazandırılması, unutulan ve unutturulan Hicri ayların ihyasına vesile olabilir!..
*
Cami görevlileri umumiyetle camiye gelenlere hizmet veriyor. Ya camiye gelmeyen veya gelemeyenlere kimler ve nasıl hizmet verecek?Bu hafta kutlamalarında bu mevzu da gündemde yer bulmalı.
*
Camiye Gelenler ve Namaza Gelenler…Bir Ramazan günüydü. Abbasi halifesi Harun Reşid, çok sevdiği Behlül Dana hazretlerinden bir ricada bulunur:
.- Akşam namazına camiye gittiğinde namaza gelen herkesi buraya getir de onlara iftar verelim.
Behlül Dana, akşam ezanı okununca camiye gider. Namaz kılındıktan sonra da beş on kişilik bir grupla Harun Reşid’in yanına giderler. Harun Reşid şaşırır:
– Ey Behlül! Ben sana namaza gelen herkesi iftara getir demiştim; ama sen beş on kişiyle geldin. O kadar cemaatin arasından bir sofralık bile adam getirmemişsin.Behlül Dana, Harun Reşid’e şu güzel cevabı verir: Siz, benden camiye gelenleri değil, namaza gelenleri iftara getirmemi istediniz. Ben de isteğinizi yerine getirmek için namazdan sonra cami kapısında durup çıkan cemaate hocanın namazda hangi sureyi okuduğunu sordum. Bunu da sadece getirdiklerim bildi. Camiye gelen çoktu; ama namaza gelenler demek ki bunlarmış.
*
Kıssadan Hisse: Camiye koşuşan binlerce insan görürsün; ama içlerinde namaza gidenler pek azdır. Kafasında dünyalık işlerle camiye girenler namaza değil, camiye gelmişlerdir.
*
“Camiler ve Din Görevlileri Haftası” kutlamalarının cemaatle bütünleşmeye ve hayırlara vesile olması dileğiyle…
*
“Altın ne oluyor, can ne oluyor, inci, mercan da nedir bir sevgiye harcanmadıktan, bir sevgiliye feda edilmedikten sonra.” (Hz. Mevlana)

YORUMLAR (İLK YORUMU SİZ YAZIN)

ÜYE GİRİŞİ

KAYIT OL