Eğitim ve sanatsal çalışmalarını gazetemizle paylaştı. 12 yıldır müzik öğretmeni olarak eğitim camiasında hizmet veren Eda Bayraktar, öğrencilerine müziği anlatıp sevdirirken, diğer taraftan da sahnedeki tatbikatlarını hem öğrencilerine hem de dünyaya gösteriyor.
Eğitim ve sanatsal çalışmalarını gazetemizle paylaştı. 12 yıldır müzik öğretmeni olarak eğitim camiasında hizmet veren Eda Bayraktar, öğrencilerine müziği anlatıp sevdirirken, diğer taraftan da sahnedeki tatbikatlarını hem öğrencilerine hem de dünyaya gösteriyor. Sözlerine, “Ben öğrencilerime eğitim verirken hep müzik alfabesinin olduğunu söylerim” diyerek başladığı konuşmasına seçici cümleler kullanan Eda öğretmen, müziğin evrenselliğine dikkati çekti. Bayraktar: Müzik O’na Göre Ortak Dil “Müziği İngilizceye benzetirim. Tüm dünyada ortak bir dil gibi bana göre. İngilizce gibi müzikte aynı kategoride ortak bir dil. Öğrencilerime bilmesi gereken ilk bilginin bu olmasını sürekli vurguluyorum. Türkiye’mizde öğrendiğiniz “Do” notasını örnek verilmek gerekirse dünyanın her yerinde ‘Do’ olarak bilinir. Burada öğrendiğiniz ‘Re’ notası orada da Re. Bunun türü yok. Değişim göstermiyor buraya dikkat çekmek istiyorum. Bizim çalışmalarımıza gelince her türlü müziği yapabiliriz ancak yoğunlaştığımız Türk Halk Müziği veya Türk Sanat Müziği’ne ağırlık veriyoruz”diye konuştu. “Tekno müziğe doğru gidiyoruz” Teknoloji nasıl gelişti ise müzik de aynı boyutta gelişim sağlandığını ifade eden müzik öğretmeni Eda Bayraktar şöyle sürdürdü: “Yeni yeni teknolojik yeniliklerle müzik değerimizde yenileniyor. Tekno müziğe doğru gidiyoruz ama ben derslerimde mutlaka eskiye dönük, bizi çok iyi anlatan özümüz olan, Türk müziğini, Türk Halk ve Türk Sanat Müziği’ni, Türk pop müziğini, çok sesli müziği(Ki Atatürk’ün önderliğinde Cumhuriyet’in ilanından sonra kurulmuş) dinletiyorum, anlatıyorum. Ve beraber yorumluyoruz. Ancak onlara seçenek veriyorum ki hangisini istiyorlarsa veya ses renkleri neye uygunsa ona yoğunlaşmasını istiyorum”.
YORUMLAR (İLK YORUMU SİZ YAZIN)